
YAŞAMINIZIN ANLAMINI NASIL BULURSUNUZ?
Herkes doğuşta kazanılan eşsiz yeteneklere sahiptir. İstisnasız olarak hepimiz, eşsiz ve farklılaşmış insanlarız.
Bizler; 24 karat saf altından ve en nadir bulunan pembe elmastan çok daha değerliyiz. Bizler; borsa tarihinde alınıp satılan her bir hisseden çok daha güvenli yatırımlarız. Şimdiye kadarki en değerli hisse olan Apple’dan bile kat kat fazla. Doğru değil mi? Kendine inanan insanlar için muhtemelen öyle. Fakat bir çok insan yukarda anlatılanları gerçekleşme şansı çok az olan, bir şaka veya bir hayal kurma egzersizi olarak görebilir.
Yeteneklerimizi keşfetmek, var oluşumuzun sebebini anlamamızın en güvenilir yoludur. Hepimiz eşsiz ve doğuştan gelen, transfer edilemez yeteneklere sahibiz. Oysa ki hiç birimiz kullanım kılavuzu ile doğmadık. Değerlendirme araçları ve profil analizleri; yeteneklerimiz kaderimizi tamamlamamızın vazgeçilmez araçları olduğundan dolayı, yaşamdaki görevimizi keşfetmenin ve aynı zamanda gerçekte kim olduğumuzu keşfetmenin en kesin yollarıdırlar. Kim olduğumuzu ve olmadığımızı ne kadar iyi bilirsek, önümüzdeki yol daha aydınlık olacaktır. Böylece her sabah neden uyandığımızı ve sıcak yataklarımızdan neden kalktığımızı kesin bir şekilde biliriz.
Dünya; kişisel farkındalığı daha yüksek ve en önemlisi kişisel değer duygusu daha sağlam insanlara çok acil ihtiyaç duymaktadır. Dünya Sağlık Örgütü’nün yayınladığı raporda, 2012 yılında 804.000 insanın intihar ettiği yazmaktadır fakat tam olarak gerçeği yansıtan rakamları bulmak oldukça zor olduğundan, bu rakamın çok daha yüksek olduğu düşünülmektedir. Dünya Sağlık Örgütüne göre her bir intihar için 20’den fazla intihar girişimi vardır. İntiharlar, şiddetli erkek ölümlerinin yüzde 50’sini, şiddetli kadın ölülmerinin %71’ini oluşturur. En yüksek intihar yoğunluğu, yaşı 70 ve daha üzerindeki insanlarda görülse de, 15 ve 29 yaş aralığındaki gençler için ikinci ölüm sebebi intihardır. Neden Robin Williams, Ernest Hemingway ve Vincent Van Gogh gibi insanlar kendi canlarını sonlandırmaya karar verdiler? Öylesine kabiliyetli dehalar insanlığa olan katkılarını anlayamadılar mı?
Dünya Sağlık Örgütüne göre dünya nüfusunun yüzde 90’ı, kanser, diyabet, yüksek kan basıncı ve depresyon gibi hastalıkların sebeplerinden biri olan stres’ten müzdaripdirler. Dünya Sağlık Örgütüne göre 400 milyon insan veya global nüfusun yüzde 7’ si, en tüketici hastalık olan depresyon hastalığını çekmektedirler. Eğer biz bu dünyada ki en değerli hediye isek, neden yaşamak istemeyen ve dünyadan kopmuş hisseden insanların sayısı gün geçtikçe artmaktadır? Ben; kişisel farkındalık ve kişisel değeri arttıracak etkili kampanyaların, Dünya Sağlık Örgütü tarafından yayınlanan bu senaryonun tersine çevrilmesinde oldukça büyük bir katkıda bulunacağına inanıyorum. Hepimiz bir amaç ile doğarız: en iyi yaptığımız şeyi yaparak Dünya’nın bize verdiği bu yeteneği ona geri vermek. Bizler; Dünya’nın mükemmel bir uyum içerisinde işlemesi için, en doğru yerlerde olması gereken dişlileriz.
Günümüz pazarında, birçok iyi değerlendirme aracı kullanılabilir fakat sadece biri ilgimizi hak eder: Dr Robert Hortman tarafından yayınlanan, resmi aksiyoloji’ye dayanan analizler. Bu araçlar, Dünya’daki yerimizi ve kişisel değerimizi ne kadar berrak gördüğümüzü ölçebilirler. Eğer ben gerçek değerimi ve Dünya’daki yerimi, bunun yanında da paha biçilemez yeteneklerimi başkalarına nasıl uygulayacağımı biliyorsam – hayat çok kısa ve boşa harcayacak zamanım yok.
Alex Ribas
YORUMLAR
Henüz yorum yok, ilk olun!
YORUMUNUZU YAZIN